İBB’den Maltepe’ye 3 önemli eser
İSTANBUL (İGFA) – İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), “150 Günde 150 Proje” maratonu kapsamında 3 değerli eseri Maltepe Gülsuyu Mahallesi’ne kazandırdı. Eşsiz bir külliye içinde yer alan “Muzaffer İzgü Kütüphanesi”, kurum tarihinde bir ilk olarak kurulan “İBB Kadınları” ve “Fevzi Çakmak Evi İstanbul Anaokulu”; CHP Meclis Küme Başkan Yardımcısı Engin Altay, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç’ın katıldığı törenle hizmete açıldı. Açılış töreninde sırasıyla; İBB Genel Sekreter Yardımcısı Nitelikli Polat, Kılıç, İmamoğlu ve Altay birer konuşma yaptı.
Konuşmasında, “Emaneti sahibine verin. Bu kutsal bir kelimedir. CHP Meclis Küme Başkan Yardımcısı Altay, “16 milyon İstanbullu gerçekten de sahibine emanet etti” sözleriyle yola çıkarak, “Öncelikle 16 milyon İstanbulluya, halkına güvenini verdiği için teşekkür ediyorum. Görevin gerektirdiği niteliklerle donatılmış kayyumun, gerekli tüm bilgi birikimi ile çocuklar, gençler, emekliler, çalışanlar, kadınlar, çiftçiler, tarihi eserler, doğa, çevre dahil olmak üzere 16 milyon İstanbullu’nun hayatına dokunmasının gururunu yaşıyor. İstanbul’da görevi gereği.. Parti olarak gururluyuz.. Tam gelirken düşündüm ki, Belediye Başkanımız “İstanbul’da toplumun hangi kesimi dokunmadı, dokunmadı” dedi, bulamadım. bulursa haber versin biz de bilelim” diyen Altay, “150 Günde 150 Proje” kampanyasına inanmadığını belirterek, “Çünkü daha çok olduğunu düşünüyorum. Görünüşe göre 150’nin üzerindeyiz. Bunun için de kendisini tebrik ediyorum.”
Cumhuriyetin ikinci 100. yılına birlikte ilerlediğimizi belirten İBB Başkanı İmamoğlu, “29 Ekim 1923’te çıktığımız o kutlu yolculuğun adı Cumhuriyet’tir. Atatürk, o gezinin amacını şöyle tanımlamıştır: ve toplumdaki en yüksek özgürlüğü, en yüksek eşitliği ve adaleti korumak.’ Bizleri Cumhuriyetçi yapan da işte tam da bu duygu ve bu beklentileri karşılama çabasıdır. Toplumda en yüksek özgürlük, en yüksek eşitlik ve adaletin sağlanması ve korunması için de çaba göstermeye devam edeceğiz. Atatürk, bu çabanın başarıya ulaşmasını sağlayacak temel kuralın ne olduğunu da ifade etmiştir: ‘Milli egemenliğin tam ve kesin anlamıyla tesisi…’ Büyük betimlemeler. Yaklaşık yüz yıl önce söylenen duygular ve tarifler; ama bugün hala en güncel haliyle tüm insanlık için geçerli olan tarifler. Bizi Cumhuriyetçi yapan da tam olarak bu” dedi.
“Milli egemenliğin üzerinde hiçbir şey tanımıyoruz” diyen İmamoğlu, “Bize göre hiçbir şahıs, hiçbir aile, hiçbir dernek, vakıf, parti, cemaat ve mezhep millî egemenliğin üzerinde olamaz, olamaz. İlke ve idealleri ortaya koymaktır.” Cumhuriyet’i hayata geçirmek bu şehirdeki hepimizin, bu ülkedeki her yöneticinin asli sorumluluğudur.Ben şahsen tüm çalışma arkadaşlarımla, tüm yol arkadaşlarımla birlikte böyle hissediyorum. İstanbul’un her yerinde olduğu gibi bugün de burada açılan Cumhuriyetimizin kurucu değerlerine ve unsurlarına yakışır eserlerdir.Tutkumuz; Toplumda en yüksek özgürlük, en yüksek eşitlik ve adaletin sağlanması ve korunması ise, tam orada çocuklar ve kadınlar farklı bir yerde duruyor”.